ali ercanin bir saheseri.
güvenemem servetime malıma
ümidim yok bugün ile yarına
toprak beni de basacak bağrına
adaletin bu mu dünya
ne yar verdin ne mal dünya
kötülerinsin sen dünya
iyileri öldüren dünya
ne insanlar gelip geçti kapından
memnun gelip giden var mı yolundan
kimi fakir kim ayrılmış yarinden
adaletin bu mu dünya
ne yar verdin ne mal dünya
kötülerinsin sen dünya
iyileri öldüren dünya
kimi mecnun gibi dağda dolaşır
kimisi de ölüm yok gibi çalışır
kimi meteliksiz kimi milyona karışır
adaletin bu mu dünya
ne yar verdin ne mal dünya
kötülerinsin sen dünya
iyileri öldüren dünya
edip akbayram ve selda bagcanin da seslendirdigi bir turkudur ayrica.
vefat etmis anneannemin en begendigi en sevdigi turkucuydu kendisi.
zaten guzel ve huzunlu olan bu adamin sesi anneannemi aklima getirdiginde, ki getirmemesi imkansiz, icimi daha bir huzun kaplar, gozlerim daha bi nemli olur.
zaten guzel ve huzunlu olan bu adamin sesi anneannemi aklima getirdiginde, ki getirmemesi imkansiz, icimi daha bir huzun kaplar, gozlerim daha bi nemli olur.
ali ercan
karakaş gözlerin elmas
bu güzellik sen de kalmaz
pişman olun kimseler almaz
annene bak gör halini
ercan söyler hakiki sözü
geçti bahar getirdik yazı
bir gün ölür o zalimin kızı
annene bak gör halini
ali ercan, 1931 yılında niğdeye bağlı eski adı ferbenk yeni adı içmeli köyünde doğdu. altı yaşında annesi fatmayı, yedi yaşında babası ahmeti kaybetti. sekiz yaşından itibaren çalıp söylemeye başladı. zamanla çevresindeki saz ve halk şairlerinden öğrendikleriyle beste yapmaya, bağlamasını daha iyi çalmaya başlıyor.
onsekiz yaşında istanbul radyosunun açtığı sınavı kazanır ve burada çalışmaya başlar. bir süre sonra ücretinin azlığı nedeniyle bu görevinden ayrılır ve serbest olarak çalışmaya başlar. asker ocağında yurdun farklı yerlerinden gelen, bağlama çalan ve türkü söyleyen insanlarla tanışma imkanı bulur. dolayısıyla askerde iken ufkunu genişletir ve bilgisini oldukça artırır.
1951 yılında evlenir ve daha sonra mustafa, ahmet adında iki erkek ve feza adında bir kızı olur.
1962 yılında "karakaş gözlerin elmas" türküsü ile tüm yurtta tanındı. 1964 yılında ilk plağı olan "adanaya bir kız geldi gördün mü" yü çıkardı. 1965 yılında hazırlamış olduğu "karakaş gözlerin elmas ve niğde türküleri" kitabı niğde il basımevi tarafından basıldı. aralarında "karakaş gözlerin elmas" ve "adaletin bu mu dünya" nın da olduğu 300 kadar eseri mevcuttur.
kaynaklar:
1-"karakaş gözlerin elmas ve niğde türküleri"-ali ercan, 1965 niğde.
2-"notalarıyla niğde türküleri"-uğur türkmen, 1996 niğde.
http://www.turkuler.com/ozan/aliercan.asp
karakaş gözlerin elmas
bu güzellik sen de kalmaz
pişman olun kimseler almaz
annene bak gör halini
ercan söyler hakiki sözü
geçti bahar getirdik yazı
bir gün ölür o zalimin kızı
annene bak gör halini
ali ercan, 1931 yılında niğdeye bağlı eski adı ferbenk yeni adı içmeli köyünde doğdu. altı yaşında annesi fatmayı, yedi yaşında babası ahmeti kaybetti. sekiz yaşından itibaren çalıp söylemeye başladı. zamanla çevresindeki saz ve halk şairlerinden öğrendikleriyle beste yapmaya, bağlamasını daha iyi çalmaya başlıyor.
onsekiz yaşında istanbul radyosunun açtığı sınavı kazanır ve burada çalışmaya başlar. bir süre sonra ücretinin azlığı nedeniyle bu görevinden ayrılır ve serbest olarak çalışmaya başlar. asker ocağında yurdun farklı yerlerinden gelen, bağlama çalan ve türkü söyleyen insanlarla tanışma imkanı bulur. dolayısıyla askerde iken ufkunu genişletir ve bilgisini oldukça artırır.
1951 yılında evlenir ve daha sonra mustafa, ahmet adında iki erkek ve feza adında bir kızı olur.
1962 yılında "karakaş gözlerin elmas" türküsü ile tüm yurtta tanındı. 1964 yılında ilk plağı olan "adanaya bir kız geldi gördün mü" yü çıkardı. 1965 yılında hazırlamış olduğu "karakaş gözlerin elmas ve niğde türküleri" kitabı niğde il basımevi tarafından basıldı. aralarında "karakaş gözlerin elmas" ve "adaletin bu mu dünya" nın da olduğu 300 kadar eseri mevcuttur.
kaynaklar:
1-"karakaş gözlerin elmas ve niğde türküleri"-ali ercan, 1965 niğde.
2-"notalarıyla niğde türküleri"-uğur türkmen, 1996 niğde.
http://www.turkuler.com/ozan/aliercan.asp
(bkz: neset ertas)
orta anadolu ve cukurovada soylenen kahramanlik, ask gibi temalari isleyen uzun hava formatinda turkuler.
en onemli ozelliklerinden biri de serbest usullu ve belli ritmik duzeni olmayan ezgiler.
alinti...calinti...mix
en onemli ozelliklerinden biri de serbest usullu ve belli ritmik duzeni olmayan ezgiler.
alinti...calinti...mix
turk futboluna ugurlu gelen hakem. yazdigi veya yazdirdigi bir kitapta bundan mutluluk duydugunu belirtmistir.
bu turkuyu arif sag ve musa eroglundan dinlemek ayri bir keyiftir.
orhan gencebay tarafindan cok guzel yorumlanmis olan siir. galiba orhan gencebayin ilk duydugum sarkisiydi.
bir cana mal olmus olan sual.
okullardaki tehlike büyük.
kanları deli, ele avuca sığmaz bedenler, ekranda izledikleri karakterleri gerçek sanıp, serseri mayın gibi toplumun içinde geziyorlar.
kimi polat’ı, kimi, çakır’ı, kimi memati’yi, kimi de deli yürek’i kendine örnek almış.
çeteleşme, hem mahalleler de hem de okullarda almış başını gidiyor.
hergün, türkiye’nin bir yerinde öğrenciler bıçakla kesiliyor.
şansı olanlar yaralanmayla kurtuluyor, bazıları da genç yaşta yaşamını yitiriyor.
hafta sonu izmir’in buca’sında, kalbine saplanan bıçakla yaşamını yitiren ibrahim’in evindeydim.
yüreği yanık anne, çocuğunun kendisini polat alemdar gibi gördüğünü söylüyordu.
birgün kendisi gibi, ekran karakterlerinden etkilenen bir başka genç yolunu kesip, "polat mı büyük deli yürek mi?" diyerek ibrahim’in kalbine bıçağı saplamış.
yoldan geçenler, yırtılmış üstü başını görünce, ibrahim’i tinerci sanıp müdahale etmemişler.
aradan geçen dakikalar ibrahim’i ölümün kucağına itmiş.
anne sabır hanım’ın hıçkırıklarla anlattığı olay, tüm ekip arkadaşlarımı derinden etkiledi.
gözyaşları içinde yaptığı röportaj sonrası saatlerce kendime gelemedim.
evet, ekran karakterleri çocukların üzerinde çok etkili oluyor.
asıp, kesen, vuran, kıran ve devletin adamı olduğu için elini kolunu sallayarak gezen polat alemdar’ın kişiliği çocukları etkiliyor.
polat’ın bir ekran karakteri olduğunu unutan çocuklar, ekrandaki diziyi mahallelerinde, okullarında gerçeğini oynuyor.
"kurtlar vadisi"nde bugüne değin rol gereği ölenlerin hepsi yaşıyor ama, ibrahim artık aramızda yok.
perşembe akşamı saat: 23.40’da objektif’i mutlaka izleyin.
bıçaklanan çocuklar, bıçaklayanlar, aileler, osman yağmurdereli, oktay kaynarca ve yüksel aytuğ canlı yayında objektif’te olacak.
kadir celik
http://www.objektifhaber.com/yeni/yazardetay.asp?guvenlikid=68o69o70o
okullardaki tehlike büyük.
kanları deli, ele avuca sığmaz bedenler, ekranda izledikleri karakterleri gerçek sanıp, serseri mayın gibi toplumun içinde geziyorlar.
kimi polat’ı, kimi, çakır’ı, kimi memati’yi, kimi de deli yürek’i kendine örnek almış.
çeteleşme, hem mahalleler de hem de okullarda almış başını gidiyor.
hergün, türkiye’nin bir yerinde öğrenciler bıçakla kesiliyor.
şansı olanlar yaralanmayla kurtuluyor, bazıları da genç yaşta yaşamını yitiriyor.
hafta sonu izmir’in buca’sında, kalbine saplanan bıçakla yaşamını yitiren ibrahim’in evindeydim.
yüreği yanık anne, çocuğunun kendisini polat alemdar gibi gördüğünü söylüyordu.
birgün kendisi gibi, ekran karakterlerinden etkilenen bir başka genç yolunu kesip, "polat mı büyük deli yürek mi?" diyerek ibrahim’in kalbine bıçağı saplamış.
yoldan geçenler, yırtılmış üstü başını görünce, ibrahim’i tinerci sanıp müdahale etmemişler.
aradan geçen dakikalar ibrahim’i ölümün kucağına itmiş.
anne sabır hanım’ın hıçkırıklarla anlattığı olay, tüm ekip arkadaşlarımı derinden etkiledi.
gözyaşları içinde yaptığı röportaj sonrası saatlerce kendime gelemedim.
evet, ekran karakterleri çocukların üzerinde çok etkili oluyor.
asıp, kesen, vuran, kıran ve devletin adamı olduğu için elini kolunu sallayarak gezen polat alemdar’ın kişiliği çocukları etkiliyor.
polat’ın bir ekran karakteri olduğunu unutan çocuklar, ekrandaki diziyi mahallelerinde, okullarında gerçeğini oynuyor.
"kurtlar vadisi"nde bugüne değin rol gereği ölenlerin hepsi yaşıyor ama, ibrahim artık aramızda yok.
perşembe akşamı saat: 23.40’da objektif’i mutlaka izleyin.
bıçaklanan çocuklar, bıçaklayanlar, aileler, osman yağmurdereli, oktay kaynarca ve yüksel aytuğ canlı yayında objektif’te olacak.
kadir celik
http://www.objektifhaber.com/yeni/yazardetay.asp?guvenlikid=68o69o70o
su an itibariyle bilgiclerin degil sadece darkofdirtin aforizmalari olarak gorunen baslik.
anladigim kadariyla savas ay’in halkin nabzini sokakta dolasarak tutacagi, gercegin ta kendisi konseptinde bir program.
super lige cikmasini temenni ettigim futbol kulubu.
ligden dustugunde cok uzulmustum.
ligden dustugunde cok uzulmustum.
(bkz: pertev)
omer celakilin aksine burnu havalarda olan, kendini bir sey zanneden cocuk.
huseyin uzmez buyugumuz havasini iyi sondurmustu bu sahsin.
huseyin uzmez buyugumuz havasini iyi sondurmustu bu sahsin.
(bkz: serkan tekin)
hep ayni ornekleri verdigi icin, konusacagi zaman verecegi ornekleri kafamdan bildigim, iyi niyetli oldugunu dusundugum, dusunmek istedigim tip ogrencisi.
soyadina yakisir sekilde akil celebilen insan.
islam dininin karakter olcumu ve karakter tahlili acisindan bir sakinca gormedigi bilim dali. ki bu konuyu sahsen bir hocaya sormuslugum da vardir.
sordugum hocada ekranda gordugumuz hocalar gibi dogruluk payi oldugunu kabul etmistir.
lakin gelecek ile ilgili astroloji olcumleri, hic tutmadigi gibi, dinimizce asla caiz degildir. bu dinimizce sirke girer.
sordugum hocada ekranda gordugumuz hocalar gibi dogruluk payi oldugunu kabul etmistir.
lakin gelecek ile ilgili astroloji olcumleri, hic tutmadigi gibi, dinimizce asla caiz degildir. bu dinimizce sirke girer.
uc cesit ruya vardir.
1. ilahi ruyalar. bunlar, yaradilana inaniliyorsa, uyarici ve gelecekten haber verici ruyalardir.
2. bir gun veya donem icersinde akli mesgul eden veya bilincaltinda kalan seylerin gorunmesi. yani kici acikta kalanlarin ruyasi.
3. kabus.
1. ilahi ruyalar. bunlar, yaradilana inaniliyorsa, uyarici ve gelecekten haber verici ruyalardir.
2. bir gun veya donem icersinde akli mesgul eden veya bilincaltinda kalan seylerin gorunmesi. yani kici acikta kalanlarin ruyasi.
3. kabus.
kuran i kerim’in sifresi-2 adli kitabi yazmis olan kisi.
ilk kitabi ile gundemi mesguletmisti. uzun sure ekranlardan kaybolduktan sonra bugun tekrar ortaya cikmistir.
ilk kitabi ile gundemi mesguletmisti. uzun sure ekranlardan kaybolduktan sonra bugun tekrar ortaya cikmistir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?